Mehmet Nabi Batuk

DİSK Genel–İş Sendikası tarafından Türkiye Genelinde eş zamanlı olarak gerçekleştirilen protesto eyleminde emekçiler, hükümetin kıdem tazminatı hakkını fona devretme çalışmalarını protesto etti. Özgür Çocuk Parkı’nda düzenlenen kitlesel açıklamaya, HDP, EMEP, Eğitim-Sen, SES, Yol–İş Sendikası, Tüm Emekli-Sen, 7 Renk LGBTİ Derneği, Kadın Emeği Derneği üyeleri de destek verdi. Eylemde; “Kıdem haktır gasp edilemez”, “AKP şaşırma sabrımızı taşırma”, “Zafer direnen emekçinin olacak”, “Yaşasın sınıf dayanışması”, “İşçiyiz haklıyız kazanacağız” sloganları atıldı, “Kıdem tazminatımıza, iş güvencemize kimse dokunamaz”, “Taşerona kadro sözünüzü tutun” yazılı pankart açıldı.

“KIDEM TAZMİNATI YÜK DEĞİL, İŞÇİNİN ALIN TERİDİR”

DİSK’e Genel–İş Sendikası adına ortak açıklamayı DİSK Genel – İş Sendikası Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy okudu. Türkiye’de 1936 yılından beridir işçilerin kıdem tazminatı hakkına sahip olduğunu vurgulayan Göksoy, AKP Hükümeti tarafından yapılan fon açıklamalarını eleştirdi. Göksoy, “Kıdem tazminatı 80 yıllık temel bir işçi hakkıdır. Kıdem tazminatı işçinin, çalışanın güvencesidir, birikmiş emeğidir, alın teridir. Kıdem tazminatı işverenlerin ve hükümetin iddia ettiği gibi bir yük değil, haktır” dedi.

Göksoy, hükümetin, sendikalardan ve işçilerden gizli şekilde kıdem tazminatını fona devretme hazırlıkları yürüttüğünü kaydederek, “Kıdem tazminatının fona devri sonun başlangıcıdır. Fona devir, kıdem tazminatının 10 güne, 15 güne düşmesi demektir. Fona devir, iş güvencesinin yok olmasıdır. Fona devir işten çıkarmaların kolaylaşması demektir” ifadelerini kullandı. Göksoy, hükümet yetkililerinin, ‘kıdem tazminatı fonu işçinin yararınadır’ sözlerini de eleştirerek, “Aklımızla dalga geçmeyin, işçiyle dalga geçmeyin. İşsizlik rekor kırarken, TÜİK rakamlarına göre 7 milyon işsiz varken, işten çıkarmaların kolaylaşması işçinin yararına olabilir mi? Hükümet işçiye ölümü gösterip sıtmaya razı etmeye çalışıyor” diye konuştu.

HÜKÜMETİN TRUVA ATI!

Anayasal güvence altına alınan kıdem tazminatı hakkının kısıtlanması veya kaldırılmasına asla izin vermeyeceklerini ifade eden Kemal Göksoy, şöyle konuştu: “Hükümetin kıdem tazminatında hazırladığı Truva Atı’nı reddediyoruz. Bireysel fonu reddediyoruz. Garanti istiyoruz. Hükümet Fon ısrarından vazgeçmelidir. Kıdem tazminatı fonunu, tazminat alamayan işçiler için getirdiklerini iddia ediyorlar. Doğrudur, yüz binlerce işçi kıdem tazminatı alamıyor veya eksik alıyor. Örgütsüz çalışanların önemli bir bölümü kıdem tazminatını almakta sorunlar yaşıyor. İşverenler yasaları yok sayarak kıdem tazminatı ödememek için hile yoluna başvuruyor. İşçiler kıdem tazminatı almak için yıllarca mahkeme kapılarında sürünüyor. İstifa halinde kıdem tazminatı ödenmemesi nedeniyle çalışanlar ciddi hak kaybına uğruyor. Hükümetin fon dayatmasına sonuna kadar direneceğiz. Direnmekle yetinmeyecek, kıdem tazminatı hakkının geliştirilmesi ve garanti altına alınması için taleplerimizi yükselteceğiz.”

“BU İŞİN SONU GENEL GREVDİR”

TÜRK-İŞ Mersin İl Temsilcisi İrfan Gültekin de söz alarak, kıdem tazminatı hakkının, 1964’ten bugüne dek işçilerin elinde kalan son haklardan biri olduğunun altını çizdi, işçilerin 53 yıldır bunun mücadelesini verdiğini dile getirdi. “İşsizlik fonuna aktarılan 105 katrilyon lira bugüne kadar Sayıştay tarafından denetlenip önümüze konmamıştır. Kimse nereye ne kadar para aktarıldığını bilmiyor” diyen Gültekin, “Eğer siz kıdem tazminatını fona devrederseniz, bu fonun ne amaçla kullanacağını bilemeyeceğiz. Türk–İş, Hak–İş ve DİSK bugünden itibaren bir araya geldik. Yarından itibaren de mücadeleye başlamak zorundayız. Eğer bu işi 29 güne düşürürseniz mücadelenin sonu genel grevdir. Bu genel greve Türk–İş, Hak–İş ve DİSK de katılacaktır. Onurumuz ve torunlarımızın geleceği için mücadelemize devam edeceğiz. Bu mücadele 3 defa ihtilal görmüştür ama bitmemiştir. Bir an önce tüm taraflar oturup konuşmalı ve bu fon denen kurum ortadan kaldırılmalıdır” ifadelerini kullandı.